“Arım, Balım, Peteğim” projesi, Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen, Program Otoritesi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı "Rekabetçi Sektörler Programı” çatısı altında Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) çerçevesinde Nihai Yararlanıcısı Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından 9.990.199 € bütçe ile gerçekleştirilen entegre üniteler ve akredite laboratuvarlardan oluşan “Arı Ürünleri AR-GE Merkezi” nde faaliyetler başlamıştır.
Arım, Balım, Peteğim Projesi’nin çıkış noktası, Karadeniz Bölgesinde Arıcılık Sektöründe yaşanan sorunların kolektif ve bütünsel bir yaklaşım ile çözülmesi hedefine dayanmaktadır. Rekabetçi Sektörler Operasyonel Programı’nın kapsam ve uygulama ilkeleri çerçevesinde, arıcılık ürünleri ile iştigal eden KOBİ’lere ve Arıcılık İşletmeleri’ne “Arıcılık Sektörünün rekabet gücünü arttırma” hedefine yönelik katkıda bulunmak üzere proje uygulamaya aktarılmıştır.
Proje kapsamında Ordu İlinde uluslararası akreditasyona sahip Arı Ürünleri Analiz Laboratuvarı/Kalite Sertifikasyon Merkezi kurularak arıcılık ürünlerinin ulusal ve uluslararası piyasalara güvenle sunulabilmesini sağlanmaktadır. Diğer taraftan, yine proje kapsamında “KOBİ Ortak Kullanım Tesisi” ile arıcılık ürünlerinin hijyenik ve modern koşullarda işlenmesini, paketlenmesini, depolanmasını ve tüketicilere ulaşmasını sağlamaktadır. Ayrıca bu birimlerin çıktısı olarak Arıcılık İşletmeleri ve KOBİ’lerin pazara erişimi gerçekleştirilmektedir. Ordu’da oluşan bu kapasite, 6 İlde (Ordu, Giresun, Samsun, Trabzon, Rize, Sinop) Arı Yetiştirici Birlikleri bünyesinde kurulan “Danışma ve Temas Noktaları” ile tüm hedef bölgeye yaygınlaştırılarak, geniş bir coğrafyaya yayılmış olan arı ürünleri sektöründeki KOBİ’lerin bu kapasiteden yerel düzeyde de faydalanmalarını sağlamaktadır.
Arım, Balım, Peteğim projesi üretici, sanayici ve araştırma birimini birlikte çalışmasını temin eden bir yapıyı oluşturarak teknolojinin sektörde kullanımı ile sektörün rekabet gücünü artırmaktadır .Proje kapsamında kurulan “Ortak Kullanım Tesisi ve Akredite Laboratuvarlar” ile Arıcılık sektörünün çok geniş bir potansiyele sahip olan Karadeniz Bölgesindeki işletmelerin kapasitelerinin güçlendirilmesi ve üretim faaliyetleri çeşitlendirilerek verimliliğin arttırılmasına katkı vermektedir.
Arıcılık sektörlerine sahip ülkelerde kovan başına verimlilik önemli ölçüde azalmış durumdadır. 54,4 kg/koloni olan bölgelerde günümüzde 22,7 – 31,7 kg/koloni üretim gerçekleştirilmekte ve bu miktar olumsuz hava şartları altında daha da düşmektedir. Neonikotinoidler, böcek öldürücüler, akarlar, koloni çöküşü bozuklukları, yem bitkileri, mono diyetler, stres, çevre kirliliği ve iklim değişikliği vd. ile ilgili arı kayıpları, kovan başına verimlilik kaybına sebep olmaktadır. Diğer taraftan, 28 AB ülkesi, Kuzey Amerika, Güneydoğu Asya ve Körfez- Orta-Doğu-Mağrip, dünyadaki doğal bal ithalatının yaklaşık %95’ini gerçekleştirmektedir. Ülke düzeyinde, ABD en büyük ithalat pazarı ve bunu sırasıyla Almanya, Fransa, Birleşik Krallık başta olmak üzere bir AB ülkeleri ve Japonya izlemektedir. Bu kapsamda dünyada bal üretiminin günümüzde 1,8 milyon ton olan hacminin 2022 yılına kadar 2,4 milyon tona ulaşacağı tahmin edilmekte ve küresel bal arzının, talebin çok altında kalacağı beklenmektedir.
Güncel küresel bal piyasasının ticari değeri 2,3 milyar dolardır. Arıcılık ürünleri yaygın olarak gıda, kozmetik, tarım, medikal, kimya ve diğer endüstrilerde kullanılmaktadır. Dünyanın 143 ülkesinde arıcılık ürünleri üretilmektedir. Çin tek başına dünya bal üretiminin % 25’ini gerçekleştirirken Türkiye’nin payı ise % 6,85 dir.
Türkiye, dünya arıcılık sektöründe önemli bir ülkedir. Türkiye, aynı zamanda dünyanın en büyük bal ve balmumu üreticisi ülkelerinden biridir. Arıcılığın, geleneksel tarımsal bir faaliyet olarak Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinde yapılmakta olduğu görülmektedir. Anadolu coğrafyası üç kıtanın arasında köprü görevi gören önemli bir gen merkezi ve dünyanın bal üreten bitki örtüsünün %75’ine sahiptir. Ayrıca, Avrupa’da bulunan 12.500 bitkisi taksonu arasında, Türkiye 4.080’ i endemik olmak üzere 12.476 ’dan fazla bitki taksonuna sahiptir. Sonuç olarak, bu biyolojik zenginlik monofloral ve polifloral da dahil olmak üzere farklı nektar kaynaklı balların üretimini mümkün kılmaktadır.
Ana hatları ile özetlenen belli başlı sorunlar arıcılık ürünleri imalat sanayinin gelişmesi için yeterli müşevviğin oluşmasını engellemektedir. Nitekim proje hazırlanması esnasında, Arıcılık Kayıt Sistemi’ne (AKS) göre hedef bölgedeki 6 ilde arıcılık ile iştigal eden 7.831 işletme bulunmaktayken, imalatçı KOBİ’lerin sayısı sadece 73 idi. Bu işletmelerin neredeyse tamamı yurtiçi piyasaya çalışmaktadır, ihracat %1’in altında idi. Projenin faaliyetine devam ettiği 2019 yılı itibariyle 11.481 işletmede ve 155 adet arı ve arı ürünleri ile iştigal eden KOBİ faaliyet göstermektedir. Bu da projenin çarpan etkisini göstermesi bakımından önemli bir veridir. Hem işletme hem de KOBİ sayısında ortalama %50 düzeyinde artış olduğu görülmektedir.
Hedef bölgedeki illerde bal üretimi ülke üretimin yaklaşık sini gerçekleştirmekle beraber katma değer oluşturulamadığı için piyasa fiyatlarının oldukça altında kalarak yerel ekonomiye katkıları potansiyellerinin çok altındadır. İşlenmiş ve paketlenmiş bir kilogram balın pazar değeri ile işlenmemiş ve paketlenmemiş balın değerini arasında 3 kat fark olduğu dikkate alınırsa, basit bir hesaplama ile bile ne kadar ciddi bir katma değerin kullanılamadığı görülecektir.
Proje kapsamında kurulan “KOBİ Ortak Kullanım Tesisi” nin faaliyetlerinin en önemlisi, Akredite bir Laboratuvara sahip olan tesise getirilen ürünlerin mutlaka gıda güvenliği açısından uygun olup olmadığının analiz edilerek raporlanmasıdır. Diğer taraftan tesisin ISO 9001 ve ISO 22000 belgelerine sahip olması ile aynı zamanda da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Avrupa Birliği (AB) tarafından tüm faaliyetlerinin izlenmesi, AB ve Türkiye işbirliğini simgeleyen logolu etiketin kullanılıyor olması, “Ortak Kullanım Tesisini” kullanan Arıcılık İşletmeleri ve KOBİ’lerin ürünlerine olan güvenilirliğini artıracak ve tüketicinin tercih etmesini sağlayacaktır.
Arım Balım Peteğim projesi tamamen Arıcılık işletmeleri ve KOBİ’lerin rekabet güçlerinin artırılmasını hedeflemektedir. Proje kapsamında kurulan Ortak Kullanım Tesisi ve birimlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması büyük önem taşımaktadır. Arıcılık sektörünün sorunlarının çözülerek gelişmesi, sektörde yer alan tüm tarafların (işletmeler, STK’lar, resmi kurumlar, tüketiciler vd.) birlikte çalışmasına bağlıdır. Dünyadaki gelişmeleri takip edebilmek ve bir parçası olabilmek için işletmelerimizin güç birliği yaparak kümelenmeleri ve ortak markalar oluşturmaları, piyasadaki ürün güvenilirliğini tehlikeye atan oluşumlara ve girişimlere karşı ortak mücadele etmeleri gereklidir. Böylelikle sektörün güçlü yönlerinin geliştirilmesi ile yeni fırsatların değerlendirilmesi sağlanırken, zayıf yönlerin giderilmesi ve tehditlerin bertaraf edilmesi yönünde, rekabetçiliğin geliştirilmesi ile avantajlı duruma gelmesi hedefine hep birlikte ortak anlayışla ulaşılması mümkün olacaktır.
Kaynaklar
Arım Balım Peteğim Proje Raporları ve Kitapçıkları
Bu yazının içeriğinden sadece Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü sorumludur ve hiçbir şekilde Avrupa Birliği ve/veya Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın görüşlerini yansıttığı şeklinde yorumlanamaz.